26 Nisan 2009 Pazar

ÇOCUK RESMİ

RESİM:1
















Resim üç yaşında bir kız çocuğu tarafından yapılmıştır. Resmin ortasında yer alan yüz annedir ve ayrıntılama görülmektedir. Göz bebekleri, kirpikleri allık, dudaklar ve ruj, küpeler çizilmiştir. Anne çocuk için değerlidir. Resmin alt sol köşesinde baba çizilmiştir. Babanın gece gündüz gitmek zorunda kaldığı bir işi olduğu için çocuk babayı görememektedir. Baba önemsiz olarak nitelenebilecek bir şekilde çizilmiştir.

RESİM:2




6 yaşında bir kız çocuğu tarafından çizilmiştir. "Resimde bizim dükkanı çizdim." ifadesi resimde de görülmektedir. Çok sık yanyana dükkanların olduğu bir yerde babasının iş yeri bulunmaktadır. Çocuk gerçekte gördüğü kargaşayı resimlemiştir. Canlı renklerin kullanılması çocuğun mutlu olduğunu göstermektedir.

ÇOCUK RESMİ:3





Çocuktan "İşitme engelli biri kapıya misafir geldiğini nasıl anlayabilir?" problem durumuna çözüm bulup çizmesi istenmiştir.
Çocuk beş yaşında bir erkek çocuğudur. "Pencereden bakabilir." çözümünü üretip resimlemiştir. Ancak çok içe kapanık olması ve kendine güvenememesi nedeni ile resmi buruşturup çöpe atmak istemiştir. Resim bu nedenle buruşuktur.

RESİM:4




Resim üç yaşında bir kız çocuğu tarafından yapılmıştır. Evden ve evden daha yüksek görünen bir yüz yapılmıştır. Sorulduğunda yüzün kendisi olduğunu söylemiştir. Özgüvenin iyi geliştiği söylenebilir. Evin bacası çocuk resmine uygun değilmiş gibi görünse de, çocuk çatı yapmadığından oluşmuştur. Çünkü çocuğun oturduğu apartmanın çatısı yoktur. Çocuk çatıyı bu nedenle düz yapmış ve yine 90 derecelik açıyla bacayı yerleştirmiştir. Ayrıca evinin çocuk için önemli olduğunu ve evine ağız, burun, göz çizerek kişiselleştirdiğini görmek mümkündür.

RESİM:5



Kağıt enine tutulmuştur. 1. resmi yapan çocuğun yaptığı aynı konulu yapılmış bir başka resmi.

RESİM:6






Altı yaşında bir kız çocuğunun yaptığı bir resim. Resmin ortasına yapılmış kız resminin kendisi olduğunu söylemiştir. Özgüveninin iyi geliştiğini söylemek mümkündür.
Ev resmi küçük ama kızın yanında çizilmiştir. Ev önemli olmakla birlikte öncelik kendindedir. Günlük güneşlik bir ortam çocuğun mutlu olduğunu göstermektedir.

RESİM:7



Altı yaşında bir erkek çocuğu tarafından mumboya kazıma tekniği ile yapılmış dondurmacı resmi. Dondurmacının şapkası ve başla ilgili ayrıntılarla el parmakları bile resimde yapılmış ama ayaklar yapılmamıştır. Çocuk dikkatini çeken özelliklerde ayrıntıya inebilmektedir. Arabasıyla gezen dondurmacı ve çocuklar resmedilirken kullanılan teknik nedeni ile renk faktörü etkisizdir.

RESİM:8





Mumboya karbon tekniği ile çalışılmış, resim 7 nin karbon resmi.




RESİM:9














Resim beş yaşında bir kız çocuğu resimlenmesidir. Resimde öykü kahramanları kağıdın ortasına çizilmiştir. Resmin sağındaki siyah karalama öyküde geçen ve öykü kahramanlarına zararı dokunan çekirge sürüsüdür. Çocuk hoşuna gitmeyen olumsuzluğu siyah karalama olarak tarafından yapılmıştır. Anlatılan bir öykünün resmedilmesidir.

13 Nisan 2009 Pazartesi

ÇOCUK RESMİNİ YORUMLAMA

Eğer çocuğunuzun yaptığı resimleri okuyabilirseniz size gönderdiği mesajın şifrelerini çözdünüz demektir.

“Ne mesajı? Çocuk sadece karalıyor.” Dediğinizi duyar gibiyim.

1.Adım:
Bakın ve sorun.Özellikle halkalar çizdiği dönemde çocuğunuz resimle mesaj vermeye başlar. Ancak bu dönemde mesajı çizdikleriyle değil, sözleriyle anlatır. Resim bir araçtır. Çocuğunuza ne yaptığını sorun. Verdiği cevapları dikkatle dinleyin. Örneğin:“Çiçek yaptım.” dediğinde ondan çizdiği çiçeği göstermesini isteyin ve çizimi inceleyin. (Sakın eleştirmeyin. “Hani çiçek? Hangi çiçekten söz ediyorsun?” türünden sorular sormayın. Çocuğunuz henüz benmerkezci dönemdedir ve neyi nasıl görmek isterse öyle görür. Gösterdiği tek bir çizgi, karalama ya da halka olabilir ama o çiçek yapmıştır.) Kâğıdın ortasına mı çizmiş, kenarına mı çizmiş, hangi renkle çizmiş, büyük mü yoksa küçük mü çizmiş? Bakın ne anlatıyor? Çocuğunuz büyüdükçe resimler anlaşılır hale gelmeye başlar. Çocuğunuza ne yaptığını sormaya devam edin. Birden fazla obje çizeceği için, neyi nereye yerleştirdiğine bakın. Renklerini inceleyin.

2.Adım:
Ne,nedir?Kâğıdın ortasına ve büyük çizilen objeler çocuk için önemli olanlardır. Kâğıdın kenarına kaydıkça ve küçüldükçe önemi azalır. Eğer çocuk belli bir rengi çok seviyor ve kullanıyorsa renk değerlendirmesi objektif olmayabilir. Çünkü çocuk salt önem verdiği objeleri sevdiği renge boyayabileceği gibi, önemsizleri de aynı renge boyayabilir. Çocuklar genellikle mutlu ve huzurlu ise canlı renkleri, mutsuzsa soluk ve siyah ağırlıklı renkler kullanma eğilimindedir. Aslında çocuğunuzun resmini onun el yazısı gibi görür ve onu kendine özel bir çocuk olarak değerlendirirseniz; onu anlamanız daha kolay olur.

3.Örnekler:

1-Beş yaşındaki kız çocuğu kâğıdın ortasına büyük bir kadın resmi çizmişti. Kadının kırmızı bir elbisesi vardı. Kucağında da küçük bir çocuk vardı. Hemen yanına diğer çizdiklerinden daha soluk bir renkle küçük bir kız çocuk resmi çizmişti ama boyut olarak küçüktü. Kâğıdın bir köşesine çok küçük bir erkek resmi çizmişti.

Yorumu: Çocuğa sorulduğunda ortadaki kadının annesi olduğunu söyledi. Annesinin ortaya ve büyük çizilmesinden annenin önemli olduğunu görebiliyoruz. Anneyi çizerken kullandığı renklerden anne ile sorunu yokmuş gibi değerlendirilebilir. Ancak kadının yanında küçük çizilmiş kız çocuğunun kendisinin olduğunu söylemesi kendini iyi hissetmediğinin bir işareti. Kadının kucağındaki çocuğun kardeşi olduğunu söyledi. Küçük çizdiğinden öneminin az olduğunu düşünsek bile kardeşin anneye yakın olduğunu anlatıyor küçük kız. İleride kâğıdın kıyısına yapılmış erkek resminin babası olduğunu söyledi Bu da babayla arasındaki mesafeyi ifade etmektedir.

Gerçekte kardeşi yeni doğduğu için anneanne ile kalan küçük kız için bulunduğu durumu resmetmiştir. Anneyle bir sorunu olmasa da anneden uzak olduğu için kendini kötü hissetmektedir. Kardeşi annesinin kucağındadır. Babayla mesafe açıklığı zaten açıktır.

2-Dört yaşında bir kız çocuğu kâğıda kocaman bir dikdörtgen çizmişti. Onun içinde iki dikdörtgen daha vardı. Dikdörtgenlerin içine birer çocuk resmi çizmişti. Buraya kadar her şey normaldi. Ancak dikdörtgenlerden birine siyah pastelle çarpı atmıştı.

Yorumu: Sorulduğunda büyük dikdörtgenin odası, diğer iki dikdörtgenin de yatakları olduğunu söyledi. Çarpı atılan kardeşinin yatağıydı. Kardeşini istemiyordu. Annenin birkaç ay önce doğum yaptığını biliyorduk. Anne okula geldiğinde “küçük kızın odasında kardeşi kalıyor değil mi?” diye sordum. Anne şaşırdı, “Tahmin ettiniz ya da eşim söyledi, değil mi?”dedi. Ona kızının resmini gösterdim. Çarpı işaretini göstererek “Kardeşine şiddet geliştirebilir.”dedim. “Kardeşine saldırdı bile, bu nedenle bebeği bizim odamıza aldık diye cevap verdi. Biz anneyi görünceye kadar mesajı iletmekte geç kalmıştık.

Örnekler çoğaltılabilir. Bizimle deneyimlerinizi paylaşın. Bekliyoruz.

4 Nisan 2009 Cumartesi